Çocukluk çürüğü günümüzde bebeklerin ve çocukların ağız ve genel sağlığını olumsuz yönde etkileyen önemli bir sağlık sorundur. 

Son yıllarda diş çürüğü, çocuk popülasyonunda kronik rahatsızlıklardan ve ateşli hastalıklardan daha yaygın olarak karşımıza çıkmakta ve çocuğun yaşam kalitesini ve sağlığını ciddi olarak olumsuz yönde etkilemektedir. 

Diş hekimi Tülay Çakmak Akgündüz, bu konuda şu bilgileri veriyor:

Çürük lezyonlar, büyüme ve gelişmenin bozulmasına, ağrıya ve hayatı tehdit eden enfeksiyonlara neden olabilmektedir.

Çocuklarda diş çürüğüne sebep olan en büyük etken beslenme bozuklukları:

Diş çürüğünün, birçok değişkene bağlı gelişen, dişin sert dokusundaki çözünme sonucu görülen geri dönüşümsüz, mikrobiyal içerikli bir rahatsızlık olup “Diş çürüğünün çok faktörlü bir doğası vardır. 

Bunlar yapısal faktörler, hijyen alışkanlıkları, beslenme, çürük yapıcı gıdalara maruz kalma süresi ve çürüğe sebep olan mikroorganizma içeriğidir. Çocuklarda diş çürüğüne sebep olan en büyük etken beslenme bozukluklarıdır. 

Karbonhidratlı gıdalar insanın enerji gereksiniminin çoğunu karşılamakta, toplumumuzda özellikle çocuklarda sıklıkla tercih edilmektedir. 

Yaşam için belirgin olarak gerekli olan karbonhidratların diş çürükleri açısından da önemleri büyüktür. 

Çürük döngüsünü başlatan ana etken karbonhidratlardır. Yapılan birçok araştırmada da karbonhidrat ile diş çürüğü arasında pozitif ilişkinin olduğu rapor edilmiştir.

Çürük mekanizmasının oluşumunda; 

karbonhidrat içerikli, çürük yapıcı gıda artıklarının uzun süre ağızda kalarak dişin üzerinde bir tabaka oluşturmaktadır.

Basit şekerlerle beslenen bakteriler tarafından kolayca sindirilmekte ve artık ürün olarak oluşan asit, diş minesinin en üst tabakasındaki, dişimizin parlak görünmesi ve korunmasını sağlayan mineralleri yok etmektedir. 

Dolayısı ile karbonhidrat içerikli gıdalar çürüğü başlatmakta ve dişlerde harabiyete yol açmaktadır

Çürüklere neden olan beslenme alışkanlıklarına dikkat

Şekeri azaltmak:Çocuklar üzerinde 2017 yılında Amerika’da yapılan bir araştırmada tatlı, kurabiye, hazır kek, bisküvi, gofret, çikolata ve cips tüketenlerin tüketmeyenlere göre dört kat daha fazla çürüğe sahip olduğu bulunmuştur.

Asitli ve şekerli içecekler:En çok bilinen sıvı şeker içeren ürünler; asitli içecekler, enerji içecekleri ve meyve sularıdır. Bu ürünler şeker içermelerinin yanı sıra yüksek seviyede asit de içerirler. İçerdikleri asit, şekerli içeriğine ek olarak mine yüzeyinde çözünmelere sebep olmaktadır.

Yapışkan gıdalar: Sert şekerler, ağızda eriyen şekerler ya da çocukların çok sevdiği lolipoplar yapışkan yiyecekler olarak adlandırılabilir. Ağızdaki kalış süreleri uzun olduğundan kötü bakterilere bu şekeri sindirmek ve asit üretmek için bolca süre verirler.

Bebekler de gece beslenmesinde şekerli süt tercih edilmemeli:

Yayınlanan son araştırmalarda çocuklarda diş çürüğünün önlenebilmesi için beslenmenin düzeltilmesi gerekmektedir. 

Taze meyveler, sebzeler, süt ve süt ürünleri ve tahıl ürünlerinin tüketilmesi gerekmektedir. Bu yiyecekler tükürük üretimini arttıracaktır. 

Marketing gıdalardan daha çok evde hazırlanan gıdalar tercih edilmelidir. Tatlı gıdalar ana öğünlerden sonra alınmalıdır, ara öğünlerde tercih edilmemelidir. 

Şekerli yiyecek tüketiminizi mümkün olduğunda azaltılmalıdır. Şeker tüketimi sonrası su içerek dişlerinizin temizlenmesi sağlanmalıdır. 

Bebeklerde gece beslenmesi sırasında şekerli-ballı süt tercih edilmemelidir. Çocuklarda diş fırçalama teşvik edilmeli, küçük çocuklarda fırçalamaya eşlik edilerek yardımcı olunmalıdır.

Önceki İçerikÇocuğunuza oyuncak almadan önce şu uyarılara kulak verin!
Sonraki İçerikÇocukların cinsel istismarı nedir ve istismarcılar kimlerdir?